RestoraTÜRK

  • Yazı boyutunu yükselt
  • Varsayılan yazı boyutu
  • Yazı boyutunu düşür

HİKÂYE

"Hikâye”. Türk kültür tarihinde en azından bin yıllık geçmişe sahip  giderek zenginleşen bir mânâ çemberi içinde,    hem kelime hem de kavram olarak  kullanılan “hikaye”  kelimesi,  Arapçadaki   “hakave” kökünden    gelmektedir.
İngiliz  edebiyatında  “ Story”,  Fransızcada “ histoire” , Almancada “Geshichte” olarak  kullanılan  hikaye, yaşanmış  veya yaşanabilecek  şekilde  tasarlanmış  olayları,  kişilere  bağlı  olarak  belli  bir  yer  ve  zaman içinde   anlatan   türdür.

Devamını oku...
 

6000 Yıllık Dombra

Türk sazının atası sayılan iki telli dombıraya ait 6.000 yıllık duvar resmi bulundu.

Sovyet döneminde 1986'da Almatı Eyaleti Jambıl ilçesi Maytepe (Maytobe) mevkiinde ünlü etnograf Jagda Babalık tarafindan bulunan anıtta dombıra çalan birinin etrafında dans eden 3-4 kişinin resmi bulunuyor.

 

Zamanında gereken ilgiyi görmeyen ve ortadan kaybolan anıt aranmaya başlandı ve uzun çalışmalar sonucunda kaya Almatı'da Subaylar Evi ile Saz Enstrümanları Müzesi arasındaki bir atıklar deposunda bulundu.
Devamını oku...
 

Nihad Sâmi BANARLI

Nihad Sami Bey, Bayrakdarzâdeler nâmıyla tanınan Trabzon'un köklü bir ailesine mensuptur. Bu nam, ceddinin Fatih Sultan Mehmed'in Trabzon seferinde bayrakdarlığını yapmasından ileri gelmektedir. 18 Nisan 1907 yılında İstanbul'da doğan Nihad Sami Bey'in babasının babası Emin Hilmi Bey, 1293’te İstanbul'da toplanan ilk Osmanlı Meclis-i Mebûsânında Trabzon mebûsu olmuş, ayrıca Matbaa-ı Bahriye Nazırlığı vazifesinde bulunmuştur. Babası İlyas Sami Bey ise Trabzon Merkez Mutasarrıflığı Tahrirât Müdürlüğü, İstanbul İdare-i Mahsûsa Tahrirât Başkâtipliği gibi vazifelerden sonra 1892’de Bitlis Vilâyeti mektupçuluğuna tayin edilmiştir. Bundan sonra İşkodra, Kastamonu, Diyarbekir, Musul vilâyeti mektupçuluklarında bulunmuş ve 1900 yılında Süleymaniye Mutasarrıflığına getirilmiştir. Annesi ise yine köklü bir aileye mensup olan Hâfize Nâdire’dir.

Devamını oku...
 

Kündekâri ve Çeşitleri

Hakiki Kündekâri

Bir çatma tekniği olan hakiki kündekâri, sekizgen baklava ve yıldız biçiminde olan, içi arabesk kabartmalı ahşap parçalarla, bunları birbirine bağlayan oluklu ahşap kirişler içine geçerek bağlanmıştır. Geometrik ahşap parçalar negatif veya pozitif geçmelerle birbirine bağlanarak, yapılacak parça bir uçtan başlayarak adeta sepet örer gibi örülerek bütüne gidilir.

Günümüze kadar gelmiş çok muhteşem örneklerin pek çoğunun örgü sistemi çözülememiş,çeşitli sebeplerden yıpranıp dağılan birkaç kapıyı toplayıp eski haline getirmek mümkün olamamıştır.

Taklit Kündekâri

Taklit denilmelerinin se­bebi sadece ona benzetilmiş olmalarıdır. Hakiki kündekârinin daha kaba ve az ustalık isteyen bir grubudur. Bu örneklerde ahşap bloklar üzerinde sekizgenler yıldızlar, baklavalar vb. geometrik şekillere ayrılarak elde edilir. Kafesi oluşturan kirişler ahşap çıtalardan çakılmıştır. Taklit kündekâri yapılış tekniğine göre üç gruba ayrılır.

Devamını oku...
 


Sayfa 74 - 74

Reklam
Reklam
Giriş yaparak üyelerin sahip olduğu birçok bilgiden yararlanabilir ve RestoraTÜRK FORUM'da bütün herşeyi özgürce konuşabilirsiniz...

Hoşça vakit geçirmeniz dileğiyle...




Copyright © 2002 - 2011 Designed by  
YASAL UYARI