KURT MASALI
Kurt bir akşam acıkmıştı
Dağlarda ava çıkmıştı
Bakınarak sağa sola
Geldi en işlek bir yola
Dedi: ”Bu çok güzel bir yer,
Bir kısmetim varsa eğer,
Ayağıma gelir kendi.”
Seçtiği yeri beğendi.
Geçti öyle hayli zaman
Bir katır çıktı uzaktan
Titretti bir sevinç kurdu,
Çıktı yol üstünde durdu.
Katır dedi: ”Kurt arkadaş!
Öyle uzak durma, yanaş..
Bilirim ne diyeceksin,
Açsın, beni yiyeceksin..
Ye, âfiyet olsun ama
Bak bir şey geldi aklıma
Etim pek tatlı bir ettir
Fakat kemiklerim serttir
Getireyim sana bir satır,
Kemiğimi onunla kır..
Mademki son demimdeyim,
Böyle bir iyilik edeyim
Sana ölümümden evvel...”
“-Peki. Git de çabuk gel..”
Kurdu aldattı bir satır
Getireyim diye katır.
Geçti yine hayli zaman
Bir at göründü uzaktan
Kişneyerek şahlanıyor
Dağı kimsesiz sanıyor..
Titretti bir sevinç kurdu,
Çıktı yol üstünde durdu.
At dedi ki: ”Kurt arkadaş!
Öyle uzak durma,yanaş..
Bilirim ne diyeceksin,
Açsın,beni yiyeceksin..
Ye, âfiyet olsun ama
Bak bir şey geldi aklıma
Bilmiyorsun ne cinstenim,
Öğren aslım nedir benim
Getireyim berâtımı
Bildiğin arap atı mı,?
Yoksa huysuz bir beygir mi?
Bilinmeyen şey yenir mi?
Mademki son demimdeyim,
Büyük bir iyilik edeyim
Sana ölümümden evvel..”
“-Peki, git de çabuk gel..”
Getireyim diye berat,
Kurdu aldatıp gitti at…
Geçti yine hayli zaman
Bir koyun çıktı uzaktan
Titrek sesiyle meliyor
Güle oynaya geliyor
Titretti bir sevinç kurdu,
Çıktı yol üstünde durdu.
Koyun dedi: ”Kurt arkadaş!
Öyle uzak durma, yanaş…
Bilirim ne diyeceksin,
Açsın, beni yiyeceksin.
Ye, âfiyet olsun ama
Bak bir şey geldi aklıma
Ne oyunlar bilirim ben,
Bir kere gör de, neşelen
Eski sevincin azalmış,
Belli, gönülcüğün dalmış
Bir kederli düşünceye
Yiyeceksen neşeyle ye..
Mademki son demimdeyim,
Böyle bir iyilik edeyim
Sana ölümümden evvel.”
“-Haydi, oyna güzel güzel.”
Kurt aldandı bu oyunda,
Kaçıp kurtuldu koyun da.
Artık sular kararmıştı
Gece etrafı sarmıştı
Tenha, sessiz bütün yollar,
Ne gelen var, ne giden var…
Zavallı kurdun karnı aç,
Bir lokmaya bile muhtaç…
Akıtıyor gözyaşını,
Artık akılsız başını
Keskin taşlara vuruyor,
Şöyle söylenip duruyor:
“Bulmuştun bir âlâ katır,
Ye, düşünme gönül hatır…
Nene lâzım senin satır,
Kasap mıydın behey sersem?
Bana lâyıktır gebersem…
“Bulmuştun bir semiz at,
Ye etini sırt üstü yat…
Nene lâzım senin berat?
Kadı mıydın behey sersem?
Bana lâyıktır gebersem…
“Bulmuştun bir âlâ koyun,
Ye de, uzan yüzükoyun
Nene lâzım senin oyun?
Köçek miydin behey sersem?
Bana lâyıktır gebersem…”
Kurt, zavallı, bütün gece
İnleyip durdu delice…
Gün doğarken işi bitti,
Açlığından ölüp gitti…
Orhan Seyfi ORHON